Evet sonunda istanbula kuzu kuzu döndük. Ayvalığın güzel sahillerinden, dalından yenen meyvelerden, hoş sohbet insanlarından ve dar sokaklarından, istanbulun gürültüsüne, pisliğine ve zekalarıyla değil de kurnazlıklarıyla övünen eciş bücüş insanlarına geçmiş olduk tekrar.
Her tatilden geldiğimde burasının çürümüş ve kokuşmuş bir yer olduğunu düşünürüm, ama her seferinde İstanbul kendini affettirmeyi başarır. Konserleri, sergileri, hareketli şehir yaşamı ve söylemeden geçmeyeyim, gece acıktığımda her zaman yiyecek birşey bulabilme lüksü sadece İstanbulda var.
Neyse, kurnazlar benden uzak durun, sizi sevmiyorum. Geri kalan tüm İstanbullulara tekrar merhaba.
edit: bu arada boş zamanlarımda emperor oynadım, eski ama pek güzel bir oyun imiş meğer. Beni bir gece saat 5’e kadar ayakta tutmayı başardı.