Ref’in 7Dx 2010 Parti Raporu

Bu yıl 7D, son üç yılda olduğu gibi yeniden Boğaziçi Üniversitesi’nde yapıldı. Benim aşırı yoğun bir dönemime geldiğinden hakkını vererek katılamadığım için arkadaşlardan kusura bakmamalarını rica ediyorum. Kısa da olsa, katıldığım kadarıyla parti izlenimlerimi aktarayım:

7Dx 2010

Arda “Ref” in benmerkezci parti raporu:

Lagaluga:

Aslında bu yılı birçok özel günü olduğu gibi, 7D’yi de hiç düşünmeden geçirdim. Koca bir yılı anlatmam gerekirse basitçe “hissiz” diyebilirim. Genel bir komada olma durumu, hafif depresyon, sürekli yorgunluk ve bunun üzerine aniden kat kat binen yeni sorumluluklar beton gibi çöktü üzerime. Fakat bu da beni kesmedi, daha da fazlası için arandım durdum. Son hafta arkadaşlar gelicenmi-gidicenmi geyiği yapıyor ve ben de iyi kötü cevaplar veriyor olsam bile, muhabbet kapandığı anda 7D aklımdan çıkıyordu. Böyle bir psikolojik haldeyken bir de baktım 7D gelmiş çatmış. Ben 7D’nin başladığını cuma günü sevgili arkadaşım Alcofribas’ın hatırlatmasıyla farkettim. Kaçta geleceksin diyordu, cevabım yoktu. Gerçekten bilemiyordum. Kaldı ki geçen sene partide yaşananlar ve bu olaylara parti orga’sının bana yönelik garip tepkisi beni partiden feci şekilde soğutmuştu. 2005’den beri gittikçe daha aktif hale gelmiş ve bu sene büyük olasılıkla bir demo ile çıkıp gelecek iken, scene sevgim aktif olarak baltalanmıştı. Ne Ret, ne CRS’e 7D hakkında hiçbir şey sormadım, hiçbir düzenleme yapmadım. Koca sene nerdeyse pouet’e bile doğru düzgün girmedim.

Parti Öncesi:

Cumartesi olduğunda sağolsunlar Zomco elemanları arayarak baskıyı arttırdılar. Aynı zamanda Crescent grup arkadaşım Impetigo’nun mekana geldiğini ve Beast’in de geleceğini öğrendiğimde ben bir emlakçıda pazarlıktaydım. Akşam 5 gibi eve girdim, evdeki işleri bitirip boşa çıkmam 7’yi buldu, tam anlamıyla pestilim çıkmıştı. Yorgunlukla kendimi halının üzerine serdiğim bir anda, geçen seneki tüm fiyaskolar bana anlamsız geldi. Birsürü arkadaşım oradaydı ve benim de orda olmam gerekiyordu.

Ama eziyete bir yıl boyunca alışmış olmalıyım, sabah 6’da kalkmış olmama karşın “ha gayret” diyip inleyerek kalktım ve ne bulduysam üzerime geçirdim, arabaya atladım.  Parti mekanına mesafem yaklaşık 65 km, hava yağışlı, yol boyunca Malt dinliyorum, “Portakalda vitamin olmak iyidir, güzeldir, hoştur, Kal öyleee…” diye söylene söylene yolu bitiriyorum.  Mekana vardığımda saat kaçtı bilmiyorum ama büyük olasılıkla bayağı geçti.

Partiye iştirak anı:

Mekana daldığım gibi ilk önce Endo’yu görüyorum, bir hızlı selam, tokalaşma, sıcak bir hoşgeldin, içeri geçiyorum. Impetigo en kıyak masayı kapmış, Şili’den yeni geldi, haberler büyük, ama kendisi anlatmalı. Tolga Abacı ünlü UFE projesini sunmuş, sahnede, son cümleleri toparlıyor. Biliyorum ki birkaç tane UFE’yi birkaç kişiye dağıtacak ve onlardan biri ben değilim.

Kafamı bir çeviriyorum Zomco tembel öğrenciler gibi en arka sırayı kapatmış.Çok da kalabalık gelmişler, aklımda yaptıkları iş olduğu için yaklaşırken Sevgili Domino ürünü izlemem için hazırlamaya koyuluyor. “Senden başka kimseye göstermedik, gizli” diyorlar, bunu herkese mi dediler bilmiyorum ama Öz Desert Dream’i görünce şaşkınlığımı anlatamam. Ters köşeye yatıyorum, sağ gösterip sol vuruyorlar. Tek kelimeyle muhteşem. Alp süre konusundaki endişelerini belirtiyor: “4 dakika olması gerekiyordu, 9 dakika oldu, 4. dakikada kapatacaklar ama olsun” diyor. Geçen seneki İlker’in development aktivitesini paylaştığı forum postları yüzünden yarışmaya alınmamasını gördükten sonra, “yok ya öyle olmaz” diyemiyorum, “herşey beklenir” diyorum. Büyük heyecanla kalkıyorum. Özgünlük, espri, fikir, uygulama harika, süre uzun olduğu için bir-iki kısım biraz sallama olmuş (after effects ile doldurulan kısımlardan bahsediyorum)  ama gerisinde çok çok büyük emek var. Pouet’te ne olacak çok merak ediyorum.

Film bittiğinde sünger kısmında kahkahaya başladığım için gözlerimde oluşan yaşı siliyorum, nihayet uzakta Alco bir yerlerde tam anlamıyla mekana “çökmüş”, oturuyor. Bu sene kelimenin tam anlamıyla “eli boş” geldiğim için atkımı çıkarıp kenara koyuyorum, yerleşme tamamlandı. Gecenin geri kalanını burada geçireceğim. Cgtr tayfası da etrafa saçılmış, Ozkano hemen dibimizde tamirat yapıyor. Bu arada Ssg gelip Alco’dan Amstrad konusunda ufak bir bildiri alıyor. Sohbete başladığımız gibi hiç beklenmedik biri beliriyor: Gökhan Özkan. Bu sırada İlker de hemen önümüzde beliriyor.  CommodoreFan gençleşmiş karşımıza dikilmiş. Yandan Lw3D çıkıyor, köşeden Xen, sahneden inen Tolga, hoppala yanımızda. Bir anda sağlam bir takım oluşuyor. Bu arada Pandora’nın wonderboy’u mfk yanıma geliyor, mavi pandorasıyla hava atıyor. Çünkü bu pandora dünya üzerindeki tek mavi pandora. Arada ağzından “sana da altın kaplama görünümlüyü ayarlayalım” gibi bir laf kaçırıyor, ama üzerine gitmiyorum. Teklifi bile güzel.

Bu arada karnı acıkan biri beni yemeğe çağırıyor. Ben Alco’yu da dürtüyorum, Tolga, lw3d, mfk derken, 8-10 kişilik bir grup oluyoruz ve kendimizi kebapçıya atıyoruz. Ben hesapta tokum ama masada ne var ne yok süpürüyorum, herkes yiyip kalkarken ben hala son kalan lavaşlara yağ sürüp yemeye çalışıyorum. Bu sırada mfk ile yol boyunca ve yemek sırasında çok keyifli sohbetler ediyoruz. Hem pandora üretiminin derinliklerine iniyoruz, hem scene’in durumunu konuşup kurtarıyoruz. Bu arada ben Tolga’yı yakalıyorum, UFE projesini kapalı yürütmesine tepkimi aktarıyorum, proje süper olsa da ideolojisinin problemli olduğunu düşündüğümü söylüyorum. O da kendi nedenlerini açıklıyor, anlaşıyoruz. Neyse ki mfk ile Ufe’yi üretme çalışmaları yapıyorlar, umarım mutlu son olur. Tolga Alco’nun yanına kaçıyor, biz mfk ile sohbete devam ediyoruz. Hatta sohbete öyle dalmışız ki, bir ara arkama bir bakıyorum, kimse yok. Biraz bekleyip kimse gelmeyince mekana varıyoruz. Meğer herkes kestirmeden gelmiş. Sohbet masada devam ediyor. Mfk gece yarısına doğru eve kaçıyor, sonuçta yeni evli, gitsin tabi. Arada Spritus’u görüyorum, taa van’dan gelmiş, en arkada tek başına oturuyor. Demolarına son ayarlamaları yapıyorlar. Spritus bu sefer coder. Partiye bir gün onlar gibi elimde bir işle girmenin hayaliyle arkama baktığımda tuhaf bir şekilde sapıtmış olan actionscript kodunu tamir etmeye çalışan bir Ragnor görüyoruz. Ragnor’la fazla takılamıyorum, ama #retrojen’in daimilerinden, nasıl olsa konuşuruz yine. Kodu biraz kurcalayıp sonuç alamayınca tekrar Impetigo’nun yanına geçiyorum. (NEyseki Ragnor sonra problemi çözmüş, ama nasıl çözdüğünü tam olarak bilmediğini söylüyor.) Impetigo ile hasret giderdikten sonra impetigo’nun boş durmaktansa müzik yaptığını görüyorum. Bir türlü senkron’u yakalayamadık, ya wisdom gelmiyor, ya impetigo, önümüzdeki sene bir yurtdışı yapalım diyoruz, 1 saat kadar sohbet ettikten sonra yine cgtr köşesine geçiyorum. Alco toparlanmış kaçıyor, burada saatin ayarını kaçırmış durumdayım. 3 ile 4 arası biryer. Alco’yu yolcu edip, Arcane’in yanına geçiyorum. Mouse çalışmamış, joystick ile pixel art kasıyor. Önündeki c64’ü büyük ustalıkla çiziyor, bir iki pixel benim de katkım oluyor, ama fazla da bulandırmamak için yanından adeta kaçıyorum. Bu aşamada artık yorgunluk bana da çarpmış haldeyim. Birkaç gecelik uykusuzluğum da geceyi işkenceye çeviriyor.

Bu arada Norvax bağırıyor,  “su almamız gerek, arabası olan var mı?” Sohbeti bırakıp çıkıyorum ama biri benden önce davranmış, boğaziçili gençler “Tamam arabayı bulduk” diyorlar, geri geldiğimde cgtr masasında Hydrogen oturuyor. Saat iyice geç, 4-5 arası bir zaman olmuş, artık kafam durmuş halde. Millet yamulmuş dudaklarla kafayı koyabildikleri yere yığılıp kalmış. Muhabbete odaklanmam mümkün değil, kaldı ki millet scene’i kurtarıyor. Belli ki benden bukadar. İzin istiyorum, demoscene’in en düzgün adamlarından Hydrogen, kalmam için ısrar etse de onu kırmak zorundayım, pazar günü yapacağım işlerin kabarık listesi beni geri çağırıyor. Bir saat sonra evdeyim ve yorgunluktan zorlukla uyuyorum.

Sonuç:

Bu yıl 7D’yi kendi başıma protesto ettim. Normalde haftalar öncesinden hesaplar yapar, parti günlerini boşa çıkarır, birsürü kişiyi organize eder, herkesin zamanında mekanda olması için gayret gösterirdim. Bu yıl bunların hiçbirini yapmadım.  Farkında olmadan 7D’yi kastre ettim, istesem de gidemez, gitsem de kalamaz hale getirdim. Maymundan geldiğim şüpheli belki, yaşlandıkça katıra gidiyorum en azından orası belli.

Parti ise her zamanki gibiydi. Örneğin, nightlord destek vermek için yarım bir ürün ile, ilker flash oyun ile, ozkan amigaları ile gelmişti, spritus yine iddalı, zomco yine sıradışı, arcane yine elinde joystick ile idi. Oyun yarışması yine anlamsız, seminerler yine izleyicisiz, projeksiyon yine işe yaramaz idi. Endo yine güler yüzlü, boğaziçili öğrenciler yine çalışkan, ortam yine florasan ışıklı ve uykuya kesinlikle elverişsiz idi. Hava yine yağmurlu, kebapçılar yine orta karar idi. Tek yenilik 7D t-shirt’inin basılmış olmalıydı, bir tane almak için Endo’ya gittiğimde beni başka biryere yönlendirdi, kısmet olmadı. Ha bir de Vigo ve Turbo yoktu. Yahu gelsenize?

Yukarıdaki tüm görüşlerin Cumartesi günü gece boyunca edindiğim izlenimlerden oluştuğunu ekliyorum. Pazar günü daha da şahane olmuş olabilir. Seneye görüşürüz.

eski parti raporları:

7d8 – http://arda.kisafilm.org/fish/7d8_party_rep.html

7D9 – http://arda.kisafilm.org/blog/?p=225

“Ref’in 7Dx 2010 Parti Raporu” üzerine 3 düşünce

  1. Ahahah süper olmuş parti raporu. Seneye protesto etme artık. Ürünle gel. Bak Return var, Resident yeniden canlandı, Nightlord yine patlatır bi tane demo, Paradox bir gruba girmezse bu sene de yine kendi başına kodlar bir demo, sizden de geldi mi (Ret yada Crescent fark etmez) tamam işte 10 numara compo.

    Oyun yarışması bu sene en çekişmeliydi bence. Kendi adıma ara ara rakiplerimin hazırlamakta oldukları oyunlara göz attıkça heyecanım iyice tavan yaptı. Herkes güzel şeyler yapmıştı ve kiminle konuşsam heyecanlıydı compo için. Evet, keşke daha farklı ele alınsa oyun yarışması. Ama yine de bu sene compo’yu beklerken çok eğlendim. Neyse özetle anlamsız değilde oyun yarışması :).

    Onun dışında lafım yok 🙂

  2. Nightlord yine patlatır yarım demo 😛 (heheh, şaka yapıyorum ha, ciddiye almayın, partilerde genelde tam bitmemiş olur demolar, hani scene’e yabancı olanlara yanlış örnek olmayayım.)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir